Muğla’nın Fethiye ilçesindeki Fethiye Kalesi gün yüzüne çıkartılıyor. Fethiye kalesi kazısında tiyatro ve kalenin iç kısmına ulaşımı sağlayan yol ortaya çıkarıldı. Fethiye’nin Kesikkapı Mahallesi’nde bulunan kalede, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ile Müzeler Genel Müdürlüğü ve Muğla Valiliği himayesinde Fethiye Belediyesinin destekleriyle 2 yıl önce başlatılan kazı çalışması aşırı sıcak havalara rağmen aralıksız devam ediyor. Prof. Dr. Kadir Pektaş’ın bilimsel sorumluluğunda süren kazıda tiyatro ile kalenin iç kısmına ulaşımı sağlayan yol ortaya çıkarıldı. Fethiye Körfezi ile ilçe manzarasına sahip Fethiye kalesinin ilerleyen yıllarda turizme kazandırılmasının hedeflendiği bildirildi.
Fethiye manzarasına bakan Fethiye kalesinde Prof. Dr. Kadir Pektaş’ın bilimsel sorumluluğunda başlatılan Fethiye kalesi kazısında 4 uzman ve 11 işçi aşırı sıcak altında hemen her gün görev yapıyor. Prof. Dr. Kadir Pektaş’ın sorumluluğundaki kazı heyetinde Sanat Tarihçi Burak Demir, Restoratör İrem Sarıgül, Arkeolog Özlem Alkan ve Arkeolog Jan Yasen Yıldırım Fethiye kalesinin gün yüzüne çıkartılması için yoğun çaba sarf ediyor. Bir taraftan kazı yapılırken kadın işçilerde çıkan toprağı elekten geçirip, içerisindeki sikke, ok uçları ve seramik parçalarını bir tarafa ayırıyor.
“500 KİŞİLİK TİYATRO BULUNDU”
Fethiye Kalesi Kazısı Sanat Tarihçisi Burak Demir, ilçenin içinde bulunan ve kısmen kötü durumda olan kalede iki yıldır kazı ve kurtarma çalışmalarının sürdüğünü söyledi. Çalışmalar sırasında geçen yıl bölgedeki tiyatronun tespit edildiğini hatırlatan Demir, “Telmessos’ta bilinen ikinci tiyatro olma ihtimali çok yüksek. Ana kayaya oyulmuş durumuyla nadir tiyatrolardan bir tanesi ve yaklaşık 500 kişilik. Burada bir senfoni orkestrası rahatlıkla denize karşı konser verebilir. Ayrıca, kalenin üst tarafındaki çalışmalarda çok güzel sonuçlar elde ettik. Doğu taraftaki burçlardan birinde iç kaleye doğru devam eden bölümde, mekanlara girişi sağlayan ana kayaya oyulmuş daha sonra Menteşe ve Osmanlı döneminde düzenlenmiş bir yol ortaya çıkarıldı. Şu anda buradaki çalışmaları sürdürüyoruz.” dedi.
“SİKKELER, FATİH SULTAN MEHMET DÖNEMİNİ HATIRLATIYOR”
Demir, çalışmalar sırasında çoğunluğu Fatih Sultan Mehmet dönemine ait gümüş sikkeler bulunduğunu, bu parçaların tarihleme için kendilerine kaynak olduğunu kaydederken ayrıca ok uçları ve seramik parçalarını da ayırdıklarını söyledi. Demir, bir yandan kalede bulunan Grekçe yazıtların okunduğunu, diğer yandan kazı çalışmasının devam ettiğini dile getirdi.
Kaledeki çalışmaların 2 ay daha devam edeceğini belirten Burak Demir, “Üst kısımda daha çok erken Osmanlı döneminde ait veriler ortaya çıkarken aşağı kısımda Helenistik ve Roma dönemi kalıntılar elimize geçti. Ortaya çıkarılan yolun kazısının tamamlanmasıyla surların orta çıkarılması hedeflenmektedir. Burası savunma yapısı farklı dönemlere, ihtiyaçlara göre şekilleniş duvar ve burçlardan meydana geliyor.” İfadelerini kullandı.
“KALENİN MANZARASI HARİKA”
Fethiye Kalesi Kazısı Sanat Tarihçisi Burak Demir, ortaya çıkarılan tiyatronun ana kayaya yaslandığını ve oturma basamaklarının doğrudan Fethiye Körfezi’ne baktığını belirterek, “Fethiye kalesinin çok güzel bir manzarası var. Ortaya çıkarılan tiyatro sahnesi denizin bulunduğu noktada. İnsanlar oturup seyrettiğinde manzarayla beraber sahneyi de takip edebiliyor. Dolayısıyla bulunduğu alana hakim çok güzel manzara sunan bir noktada. Çalışmalar büyük orada tamamlandığında önümüzdeki yıllarda yapılacak restorasyon çalışmasıyla Fethiye Telmessos Antik Tiyatrosundan sonra, kullanım amaçlı ikinci bir tiyatroya daha kavuşmuş olacak” şeklinde konuştu.
“ÇİFT SURLU KALE”
Burak Demir, “Fethiye kalesi aslında burası bir liman kent. Tarih boyunca her zaman Arap seyyahların ve yazarların 13.yüzyılın referans noktalarından birisi. Fethiye körfezi kendisi bir ticaret alanı. Fethiye bir ova halinde. Deniz ticaretine hüküm veren bir bölgede, Ege denizinde havzasında olduğu için de geçmiş dönemlerde haçlılar, Rodos şövalyeleleri ile birlikte sürekli bir yağma ticareti, deniz yağması korsan faaliyetinden biri. Kalenin özelliği çift surlu olması. Tiyatro ana kayaya oygu bir tiyatro. Elimizdeki verilere göre, ülkemizde bu özellikte yaklaşık 10 tiyatro bulunuyor.” diye konuştu.