YENİ MEZUN, GENÇ İNŞAAT MÜHENDİSLERİ (MESLEKTAŞLARIM) İÇİN KENDİMCE UYARLADIĞIM MÜHENDİSLİK İLE İLGİLİ PAYLAŞIMDA BULUNACAĞIM…
İnşaat Mühendisi diplomanızı aldınız, iş hayatına hazır mısınız?
Önce iş arayacaksınız. Ama bilmeniz gereken bir şey var. Ne iş yapacaksınız?
* Saha Mühendisi; Çoğu zamanı inşaat sahasında geçer. Hiç proje yapmamışsa, projeleri iyi okuyamayabilir. Teknik ofiste çalışmadıkça iler de paperwork-kâğıt işlerini kolay kolay yapamaz. En zor pozisyondur; ama genelde getirisi de fazla olur ve müteahhitliğe hazırlık olabilir.
* Şantiyede Teknik Ofis Mühendisi; Planlama, hesap kontrol, hakkediş, yazışma, sözleşmeler, günlük-haftalık-aylık raporlar, yeni fiyat hazırlama, taşeron takibi, proje arşivleme/koordinasyonu, malzeme siparişleri vb. yapar.
Projeci; Şantiye ofisinde veya şehirdeki büro da çalışır. Projeciler özellikle deprem ve diğer riskleri dikkate alarak, statik hesaplamalar yapmak, tasarım yapmak, ilgili kuruluşlar da evrak takip etme ve onaylama gibi işleri yapar. Şantiyede çalışmadıkça uygulama ve inşaat yönetimi konusunda bilgi sahibi olamaz.
Müteahhitlik; Biraz imkân veya ticari yetenekler gerektirir. Doğru düzgün okuma yazma bilmeyen, vizyonsuz, tek derdi para kazanmak olan magandalar yerine meslektaşlarımın inşaat sektöründe müteahhit olarak yer almaları en büyük arzumdur.
Yukarıdaki pozisyonlardan birini seçmeli fakat çok iyi düşünmelisiniz ki ilerleyen zamanlarda hayatınız da pişmanlığınız değil mesleğiniz olsun…
Yeni mezun bir inşaat mühendisi hayata atıldığında; okulda öğretilenlerden çok farklı bir dünya ile karşılaşacaktır.
Okul öğrenmeyi öğretmişse, şanslıdır. Mühendislik her zaman ve her yerde çözümcü olmak demektir.
Okulda “mafsallarla mesnetlenmiş diagonal bir rijit cismi” anlamadan mezun olmuşsa, bunu anlamamış olmanın önemi olmadığını anlayacaktır. Zira iş hayatında bununla karşılaşmayacaktır. Onun yerine karşılaştıkları ise ona hiç öğretilmemiştir. O halde yapılacak şey hızla deneyim kazanmaktır. Bir kere kaderinin ona çizdiği yolda işe başlamak zorundadır. Ondan sonrası kendine kalmıştır. O yolda iyice pişmeli ve kendini geliştirmelidir. Bu da nereden baksanız bir 10 yıl alacaktır. Etrafına bakmalı ve sektörde neyi eksik görüyorsa oraya ağırlık vermelidir.
Çalışılan işyerini, sık değiştirmek ilerde mutlaka kötü puan getirir. Mümkünse başladığı alan üstyapı ya da altyapı artık hangisiyse onu bir daha değiştirmemeye çalışmalıdır. Aynı şekilde projecilikten mi, şantiyecilikten mi hangi işten başladıysa ondan devam etmek en iyisidir. Ancak burada bir parantez açalım. Diğer alanları da bilmek önemlidir. Mesela bir şantiyeci, çizimleri çok iyi okumasını da bilmek zorundadır. Hatta mecbur kaldığında, alelacele proje yapması veya proje revize etmesi de gerekebilir. Bunun için de işe projecilikle başlamalı veya bir ara projecilik yapmalıdır. Teklif hazırlama işlerinde çalışan bir mühendis ise hem proje hem de şantiye deneyimli olmalıdır.
Ya şantiye? Şantiye tozu yemeden birkaç yılını geçiren mühendis, o ana kadar ne yapmışsa; projecilik, paperwork, memurluk, öğretim üyeliği gibi artık mecburen ömür boyu onu yapacak, ille de sahada çalışacaksa şantiyede en alt kademeden başlayacak ve buna önem verecektir. Benim şahsi kanaatimce; bir mimar için çizim ve tasarım ne kadar önemli ise İnşaat mühendisleri için de şantiye, yapım, statik hesaplamaları yapıp kontrol etmek bir o kadar mühimdir…