GİTTİĞİM MEMLEKETİMDEN İZLENİMLER
Hem ilçenizde, hem ilinizde düşünce doğrultunuzda baskın oy verilmiş yerden, ilinde %52 aynı tür, ilçesinde ise % 81 oranında karşıt oy verilmiş yere çıkıp geliyorsunuz…
Bu yazımı döşemeye başlamazdan öncesi bir haftadan beri kendi memleketimizdeyiz.
Her yer bildik tanıdık olsa da çok büyük değişim yaşandığı gerçeğinin ayırdındayız.
Buraları, kendi kafa yapım, bilgi, beceri, donanımım ve eriştiğim beğeni düzeyim nedeniyle, sürekli çelişkiler, çekişmeler yaşadığım için, geride bırakıp terkederek uzaklaştığım tarihten bu yana, koskoca bir çeyrek yüzyıl geçmiş bulunuyor.
O çeyrek yüzyıllık süreçte elbet ülke yaşantımız da değişti. Ne varki bu bizim ilçemiz, ilimizin diğer on altı ilçesine kıyasla çok daha başka bir değişim gösterdi. O sayısını vermiş olduğum ilçelerin içinde, yolum düşmediği için, görmediklerim de var. Onların seçimlerde verdikleri oy yansımalarını, merak ederek izlediğimden, bir kıyaslama yapabilme olanağına da sahibim.
İşte o bizim ilçemizde en koyusundan tutuculuk aldı yürüdü. Hani sizler de çoğu kez görmüşsünüzdür; kırsalda ve taşradaki yol kıyılarına, sanki bir bir merkezden alınmış komuta uyularak, eş zamanlı mescit dikme yarışı vardı. Şimdilerde artık güncelliğini de yitirmiş oldukları açık seçik görülmüş oldu. Birer tepki olarak ortaya çıktıkları çok belliydi.
Bizim ilçemizdeki o türden inanç boyutlu hareket çok daha belirgin. İlçenin ortasında oluşturulmuş bir park var. Benim buralarda olduğum zamanlarda, köy minibüslerinin varış ve çıkış merkezi idi. Ortasında da Otopark Kahvesi vardı. Babamın sağlığında değişmez müşterisi olduğu yerdi. O alan şimdilerde orta boy bir park özelliğine büründürülmüş. Ben de, orada, eski arkadaşlarıma rastlayıp çene yapmaya duruyorum. Yanında bulunan işlek merkez caddenin karşı kıyı köşesinde de, koca bir camimiz bulunuyor. Öğle ya da ikindi ezanı yüksek ses şiddetinde okundu muydu, o çevrede bulunan kişiler, hareketleniyor, kalabalık sayıda bir kitle, camiye koşuşturuyorlar. Sanırsınız o yöneldikleri yerde bir olay vardı da, merakla, oraya, hep birlikte hareketleniyorlar. İnanç boyutuna yöneliş o derece.
Yeni esnaflığa başlamış, akademik eğitimli genç bayanımız, seçim öncesi, karşıt kesim önderinin yabana atılmayacak biri olduğunu, azıcık dillendiriverince, babası, kendisine öğüt verip uyarmış, “Sakın bu sözlerini başkalarının yanında etme. Müşteri kaybedersin.”
Kamu hizmeti olarak bütün çağdaş kuruluşlar göze çarpacak denli yeniden yapılmış bulunuyorlar. Kamu hizmet araçları da yenilenmişler.
Ülke her sene orman mühendisi sayısını artırınca ilçemizde bulunan iki Orman İşletme Müdürlüğü’nün beni zamanımdaki toplam şeflik sayısı olan 10 üretim kuruluşlu şeflik sayısı da artırılarak 24’e çıkartılmış; öncekiler ikiye, üçe bölünmüşler. Geçen sene gördüğüm bir bayan mühendisi de yazımın bir yerinde konu edip azıcık değinivermiştim; başını önden arkaya uzun bir görüntü vercek biçimde türbanla örtmüş, üstüne üstlük giysisini de sokaktan geçen allı güllü, bol salınımlı Göçebe kadın ve kızlarınkine benzetmiş, öylece inanç boyutunu öne çıkartmış; sözde özgürlükçü hareket ettiğini göstermekten çekinmediğini yansıtmıştı. Siz de, öylelikle, yönetim zihniyetinin bu gidişata çanak tuttuğu anlyordunuz.
Geçen seneki izlenimlerimde, önde gelen bir kamu kurumumuzda, bayanların giyimleri o derece kapalı ve koyu renk idilerdi ki dışarıdan gelen bir Batılı, oranın islamî inanç merkezli bir yer olduğu zannına kapılacağını kestirebilirdiniz.
Yeni gelişimizden kaynaklı söyleşilerimizden birinde de, oldukça ilginç bir söz işittim. İşitmekle de kalmadım, kendimi tutamayıp bir kahkaha bile patlattım. Deniyordu ki, o bizim zamanında tek katlı bir yapı olarak, kasaba kıyısı bir yerde, çocukken benim de bir hafta hasta yattığım hastane olarak kullanılırken, o yapının üzerine kat çıkılarak, iki ayrı Orman İşletmesi Müdürlüğü olarak hizmet vermesi sağlanan yapı da yıkılacakmış. İşin oraya kadar olan yanında şaşılacak bir yan elbet yok. Yıkılacak olan o hizmet yapısının yerine ise, aynı iş koluna daha geniş olanaklı yapı dikilmesi yerine, cami yapılacakmış! Siz şöyle düşünürseniz konuyu daha iyi anlayacaksınız; Fethiye’deki Orman İşletme Müdürlüğü’nün yıkılıp yerine cami dikilmesini bir hayal ediverin! İşgüzarlık ve evrilme, boyutta olursa siz şaşırmadan durabilir misiniz?
Orman İşletme Şefliği sayısı artırılınca, onlar için de, bazı turistik işletmelerdeki gibi ayrı ayrı, bağımsız, birim şeflik çalışma odaları yapılacakmış.
Şu boyutu da ele alıp yazımı gereğinden çok uzatmadan keseyim.
Pazar günü, baharın yanına yöresine iyice geldiği, yağışın kesin olacağı, kapalı bir havada, köyümüzün her yıl yapılan yemekli toplu etkinliğine, erkek kardeşimin eşi ve eşimle katıldık. Yağışa denk gelmeden, açık havada yemeklerimzi de yedik. Eş, dostlarla görüşüp konuştuk.
Oraya eski il belediye başkanı da çıkıp gelmeyi akıl etmişlerdi. Yalnız da değildi. Gelgelelim, ne yazık ki (!) bizim düşünce doğrultumuzda, örgüt bağımızdan kimseler yoktu. İlçe yönetimimize, geçen sene bayağı bir kendilerinin kıpırdamaları için dil dökmüştüm. Sonunda da birkaç yerde boy göstermeği yeğlemişlerdi. İlçedeki seçim oy oranını vereyim de ne demek istediğimi daha açık seçik anlayınız; C. Başkanlığı’nda onlarınkisi % 81, kalan oran da bizimkisi oluyor! İlçede de zaten görselliklerin göze çarmaması olanaksız; apartman boyunda o resimler asılı duruyor. Yakın zamanda kaldırılacaklarını da hiç sanmıyorum.
Herkese iyi haftalar …