Kullukçu “Karanlığa Teslim Olmayacağız”
Cumhuriyet Halk Partisi Fethiye İlçe Başkanlığı önderliğinde ilçemizde oluşturulan Ulusal Egemenlik Platformu Cumhuriyet meydanı Atatürk anıtı önünde TBMM’de görüşülmekte olan yeni anayasa çalışmaları ile ilgili açıklamada bulundu. Yoğun katılımın olduğu etkinlik miting havası içersinde gerçekleşti. Etkinliğe; eski milletvekillerinden Sami Gökmen ve Cumhur Yaka, bazı sivil toplum kuruluşu temsilcileri, CHP Fethiye İlçe yönetimi ile vatandaşlar katıldılar.
“Büyük Bir Endişe İle İzliyoruz” Ulusal Egemenlik Platformu adına konuşma yapan Cumhuriyet Halk Partisi Fethiye İlçe Başkanı Avukat Ali Özgür Kullukçu “ Jeopolitik ve jeo-stratejik çok zor bir coğrafyada; her zaman sorunlarla uğraşmak zorunda olan Türkiye Cumhuriyeti’nin her bir ferdi olarak,TBMM’nde görüşülmekte olan anayasa değişiklik teklifinin siyasetin temel kuralları ve demokratik,laik,hukuk devleti ilkeleri ile bağdaşmayan bir yaklaşımla,ulusun oyuna sunulacak olmasını büyük bir endişe ile izliyoruz.Teklifin kabulü halinde olağanüstü hal nedeniyle asgari ölçüde dahi tartışılmasına izin verilmeyen bir ortamda gerçekleşecek referandum sonucu Türkiye Cumhuriyeti’ni, terör,ekonomik sıkıntılar ve savaş tehdidi altında bulunduğu bir dönemde, daha da ayrıştırarak , içeride ve dışarıda çok ciddi badirelerin içine atacağını görüyor ve bundan derin endişe duyuyoruz” dedi.
“Egemenliği Tek Bir Kişiye Devretmek Durumuyla Karşı Karşıya Kalacaktır” Konuşmasına devam eden CHP İlçe başkanı Kullukçu “ Bu anayasa değişiklikleri ile ilgili referandum süreci toplumsal uzlaşmanın metni olması gereken anayasanın ruhuna aykırıdır. Bu referandum süreci ile birlikte toplumumuzda birbirimize karşı ötekileştirme fikri daha da gün yüzüne çıkacak ve toplumumuz fiilen ortadan ikiye ayrılacaktır. 23 Nisan 1920’ de Büyük Millet Meclisinin açılmasıyla egemenliğini uhdesine alan Milletimiz, referanduma götürülecek anayasa değişiklik maddeleriyle egemenliği tek bir kişiye devretmek durumuyla karşı karşıya kalacaktır. Bizler soruyoruz; 1-Bu anayasa değişikliği kabul edilirse, demokratik parlamenter rejimden,tek adam rejimine, otoriter rejime geçeceğiz. 140 yıllık parlamento geleneğinden niçin vazgeçiyoruz..? 2-Başbakan 30 Ekim 2016 tarihinde yaptığı konuşmada “Başkanlık gelmezse Türkiye’ nin bölünme riski var” dedi. Bugüne kadar demokratik parlamenter sistemle birliğini ve bütünlüğünü koruyan Türkiye, nasıl oldu da bölünme riskiyle karşı karşıya kaldı?3-Bu anayasa değişiklik teklifi kabul edildiğinde Cumhurbaşkanı, aynı zamanda partisinin de genel başkanı olacak. O zaman Cumhurbaşkanı, parti başkanı olarak partisini mi yoksa Cumhurbaşkanı sıfatıyla Türk milletini mi temsil edecek? Bu ayrım nasıl sağlanacak? 4-Cumhurbaşkanı aynı zamanda bir partinin genel başkanı olacak ise, öteki siyasi parti liderleriyle eşit olabilecek mi? 5-Siyasetçileri eleştirmek, tepki göstermek, protesto etmek anayasal bir hak… Mahkemeler dozu yüksek eleştirileri bile hakaret kabul etmiyor… Partili Cumhurbaşkanı protesto edilirse bu , siyasetçiyi protesto etmek anlamına mı gelecek? Yoksa devletin başı protesto edilmiş mi sayılacak? Bu ayrım nasıl yapılacak? 6-Bugün yürürlükte olan yasalara göre, partilerin genel başkanlarını illerde o partinin il başkanı temsil ediyor. Cumhurbaşkanını da Vali… Cumhurbaşkanı partili olursa illerde kendisini kim temsil edecek? Partisinin il başkanı mı? Vali mi? 7-Cumhurbaşkanı seçilen kişinin genel başkanlığını yaptığı parti, sandıktan ikinci parti çıkarsa, yani meclis çoğunluğunu sağlayamazsa, yürütmenin başı olan Cumhurbaşkanı aynı zamanda ana muhalefet partisi genel başkanı mı olacak? 8-Öngörülen değişiklikle yasamanın ,yani Meclisin yürütmeyi denetleme yetkisi kaldırılıyor.Bu durumda seçilecek kişiye “Beş yıl süreyle ülkeyi istediğin gibi yönet,istediğini yap” yetkisi verilmiyor mu..? 9-Değişiklikle, Cumhurbaşkanına üst düzey kamu görevlilerinin atanmasına ilişkin usul ve esasları belirleme, kamu kurum ve kuruluşlarının kuruluş , görev,yetki ve sorumluluklarını kararnameyle düzenleme yetkisi veriliyor…Bir kişinin devleti istediği gibi dizayn etmesi doğru mu? 10-Cumhurbaşkanı koltuğuna oturan her kişi, devlet yapısını istediği gibi değiştirmek isterse ne olacak? 11-Anayasa değişikliği gerçekleşirse, Cumhurbaşkanı,Türkiye ‘de birden fazla ili kapsayan yönetim birimleri , bölgesel yapılar, bölgesel kamu ,kurum ve kuruluşları oluşturabilme yetkisine kavuşacak.Bu federasyona geçiş hazırlığı değil midir? 12-Anayasa değişikliği gerçekleşirse, Cumhurbaşkanı hiçbir gerekçe göstermeden Meclisi feshedebilecektir. Atatürk’ün bile almadığı bir yetkiyi Cumhurbaşkanına vermek doğru mudur? 13-Cumhurbaşkanı Anayasa Mahkemesi üyelerini istediği gibi atayacak. Bu üyeler Cumhurbaşkanı suç işlerse Yüce Divan sıfatıyla onu nasıl yargılayacak? İşte bizler, Ulusal Egemenlik (Milli Egemenlik) Platformu olarak her siyasi partiye oyunu veren tüm seçmenlere elimizi uzatarak milli egemenliği korumak adına birlik ve beraberlik içinde bu süreci götüreceğiz ve inanıyoruz ki “Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir” ülküsü kazanacaktır” dedi.
Haber/Foto Hakan Aykırı