YENİ KUŞAK KÖY ENSTİTÜLÜLER ISPARTA’DAYDI…
Prof. Dr. Kemal Kocabaş
“İnsanıniçindeiyiyegüzeledoğrubiryürüyüşvardırvebudevrimcibiryürüyüştür” Ali Uysal
Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği (YKKED) 2001 yılında İzmir’de kurulan eğitim, kültür ve dayanışma imecesi, bir demokratik kitle örgütü. 21 şubesi ve temsilcilikleriyle “İnsanın kendi aklını kullanması” olarak tanımlanan Aydınlanma düşüncesini temel alarak çalışmalar yapan, aklın ve bilimin önceliğini temel referans alan bir buluşmanın adı. Düzenlediği sempozyumlar, konferanslar, paneller hazırladığı belgeseller, sergiler, ürettiği projeler ve yayınladığı kitaplar, yayın organı Yeniden İmece dergisi ile son on dört yılda “Aydınlık ve demokrat bir Türkiye”arayışlarına tuğla koymaya çalışan, emek veren, inatla yüreğinde ışığı söndürmeyenlerin, vazgeçmeyenlerinoluşturduğu bir yapılanma.
YKKED şubeleri, son beş yıldan beri her sonbaharda“eğitim-kültür okulu” işlevi gören “Akdeniz Buluşmaları”düzenliyor.2011 yılında Fethiye şubesinin gerçekleştirdiği 1. Akdeniz buluşması sonrası sırasıyla Antalya, Mersin, Denizli ve son olarak 16-18 Ekim 2015 tarihlerinde YKKED-Isparta Şubesinin düzenlediği “5. Akdeniz Buluşması” büyük bir coşku ve katılımla gerçekleşti. Katılımcılar üç günlük “YKKED-Isparta-Güz Okulu”ndan büyük bir coşku ile çoğalarak ve zenginleşerek ayrıldılar. YKKED-Isparta 5. Akdeniz Buluşmasına 15 şubemiz ile Burdur ve Isparta’da yaşayan dostlarımız, arkadaşlarımız, ülkenin içinde bulunduğu kötü koşulları yüreğinde, beyninde, vicdanında hisseden yurttaşlarımız katıldı.İzmir grubuolarak Isparta’ya otobüsle 16 Ekim Cuma akşamı keyifli bir yolculuk sonunda ulaştık. Buluşma Isparta’nın en büyük otelindeydi ve özlemler, sarılmalar, kucaklaşmalar sonrası Isparta içinde yaklaşık iki saat süren bir gezinti. Gezi boyunca ortak gözlemlerimiz;Isparta, çok yoğun bir kent,AVM’ler, telefon-iletişim mağazaları, tüketim mağazaları, kafelerle dolu bir Anadolu kenti. İki saatlik yürüyüşte karşımıza bir kitapçı, bir tiyatro binası, bir sinema hiç çıkmadı. Anadolu kentlerinde Cumhuriyetle birlikte gelen modernleşme çabaları adeta askıya alınmış gözüküyordu. Tüketim kültürü, AVM’lerle, kafelerle vb. günümüz popüler objeleriyle kültürel zenginleşmenin sağlanamadığı açıkça gözüküyordu. Muhafazakar dünyanın da zaten böyle bir öngörüsü hiç olmadı.
Cuma akşamı otelde akşam yemeğindeydik. Bir hafta önce Ankara’da yaşanan katliamın acısı veüzüntüsünün herkesi sarstığı açıktı. CHP önceki dönem Denizli Milletvekili Mustafa Gazalcı ve Cumhuriyet gazetesi yazarı Orhan Bursalı da gelmişti. Isparta şube başkanı Ahmet Gençtürk’ün hoş geldin konuşması sonrası Aksu Köy Enstitüsü çıkışlı emekli edebiyat öğretmeni Ali Uysal ve şair, yazar Hidayet Karakuş’un şiirleridinlendi, türküler söylendi. Yemek masasında gündem hep Türkiye, terör ve katliamlar ve kaybettiğimiz genç insanların acısıydı. 1 Kasım seçimlerinin demokratik bir umut seçimi olması paylaşılan ortak dilekti.
17 Ekim Cumartesi sabahı otelin kahvaltı salonu, “Günaydınlı dost insanlarla” sımsıcaktı. Buluşmada iki panel vardı. Panelin birinde “Türkiye’nin güncel eğitim-kültür sorunları ve ne yapmalı?” diğerinde ise “Gönen Köy Enstitüsü ve yarattığı toplumsal etkiler” başlığını taşıyordu. Saat 10.00’da salona geçtiğimizde, YKKED standı kitaplarla birlikte hazırdı, YKKED’in bu gün için hazırladığı “Barış Kazanacak”kokartları katılımcıların yakalarındaydı ve salonun duvarlarında YKKED’in hazırladığı “Türkiye’nin Geçmişindeki Yarın: Köy Enstitüleri” fotoğraf sergisi tüm çarpıcılığıyla laik, demokratik Cumhuriyet vurgusunu öne çıkarıyordu. Salonda yaklaşık 500 kişi bir düğüne, bir bayrama gelmiş gibi etkinliğin başlamasını bekliyordu. En önde Gönen Köy Enstitüsü 1944 çıkışlı 3 kadın öğretmen bir onur abidesi gibi oturuyorlardı. Hoş geldiniz konuşmaları ve hep birlikte söylenen İstiklal Marşı sonunda YKKED Genel Başkanının rakamlarla çizdiği bir Türkiye özeti sonrası tüm salon birlikte “Ziraat Marşı’nı ve “Öğretmen Okulları Marşı”’nı coşkuyla söyledi. Tüm boyutlarıyla Türkiye’nin konuşulduğu ilk paneli Kemal Kocabaş yönetti. Konuşmacılar Orhan Bursalı, CHP-Denizli Milletvekili, Prof.Dr.Songül Sallan Gül ve Eğitim-Sen eski genel başkanı Kemal Bal idi. Orhan Bursalı konuşmasını Nobel Ödülü alan Aziz Sancar üzerinden yaptı. Sancar’ın yakın dostu olan Bursalı, Sancar’ın “Olağanüstüöğretmenlerimvardıilkokulda. ÖğretmenleriminçoğuKöyEnstitülerimezunuydu. Çok idealist insanlardı. OradakieğitimiAmerika’daki en iyiilkokullardaverirler mi bilmiyorum! O zamanlarokullarımızharikaydı.” sözleriylebaşladı. BursalıdahasonraSancar’ınilkokulyıllarındaöğretmenleritarafındannasılkeşfedildiğini “Öğretmenimbirgünabimiokulaçağırdı. Ona,“Bu çocukçoközel, sizbununüzerindedurun. Biryerlerevaracak..”Sancar’ınsözleriyleaktardı. OrhanBursalıkonuşmasında“Aziz Sancar’ınçoközelbirinsanolduğunukeşfederekonadikkatedinbiryerlerevaracakdiyeuyaran, Sancar’ınhamurununyoğrulmasındapayıolanKöyEnstitülüöğretmenlerimizinellerindenöpüyoruz” dediğinde salon SancarveBursalı’yıalkışlıyordu.Bursalıkonuşmasınıülkenineğitimsistemindeyaşanantoplummühendisliğiçabalarınınterstepeceğiniişaretederek“ Geleceğe, içimizdekiyürüyüşegüvenelim. Sancar, çağdaşlığa yürüyüşün simgesidir…Böyle tek bir güçlü simge bile geleceğe yürüyüşün hedefi olur… Aziz Sancar’ı eğitim ve gelecek simgesi olarak her yerde kullanacağız…Sancar, Batı biliminde Nobel aldı.Millet, “Türkiye bu standartları hedeflemeli”yi sezdi… Atatürk’ün “Çağdaşlık Projesi” yürüyor. Bu tüm zamanların “akıl ve bilim” projesidir…” diyerekkonuşmasınısonlandırdı. Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca son yıllarda Türkiye’de yaşanan eğitimin dinselleştirilmesi çabalarına işaret ederek CHP’nin seçimlerde dillendirdiği eğitim vizyonunusalona aktardı. Prof.Dr.Songül Sallan Gül, Isparta özelinde bir Anadolu kendinde yaşanan sosyolojik değişimlerimuhafazakarlık-modernite ikileminde irdeleyerek üniversitelerin günümüzdeki suskunluğuna işaret etti. Eğitim-Sen eski başkanı Kemal Bal ise konuşmasında enstitülü öğretmenlerin demokratik öğretmen hareketindeki yerini Fakir Baykurt üzerinden aktararak dayanışmanın, örgütlenmenin altını çizdi.
Hep birlikte yenen öğle yemeği sonrası ikinci panelde Mustafa Şanlı, Mustafa Gazalcı,Tali Özdemir, Ali Uysal ve Alper Akçam “Fakir Baykurt, Dursun Akçam, Köy Romanı, Köy Enstitüleri Aydınlığı, Öğretmen Okulları, Öğretmen Yetiştirme, Köy Enstitülerinde edebiyat ve şiir ” başlıklı konuşmalarıyla Isparta buluşmasına büyük zenginlik kattılar.Panel sonrası enfes bir Karabey Aydoğan sazdinletisi günün tüm yorgunluğunu giderdi. Ruhi Su Dostlar Korosu üyesi, Arifiyeİlköğretmen Okulu çıkışlı eğitimci, İstanbul şubesi YK üyesi, yazar, müzik insanı arkadaşımız Karabey Aydoğan tekniği ve sesi ilesalonu adeta büyüledi. Panel ve konser sonrası Isparta Gölcük krater gölü gezisi muhteşemdi. Sonbaharın tümpastel renkleri ile göl adeta bütünleşmişti. Akşam gala yemeği vardı ve salon doluydu. Yerel sanatçıların saz dinletileri, Akdeniz Buluşmalarını düzenleyen şube başkanlarımıza plaket verilmesi, YKKED’nin eğitim fakültesi öğrencilerini Köy Enstitüleri kitaplarıyla buluşturma projesinin tanıtımı ve Aksu Köy Enstitüsü çıkışlı Sayın Sami Gökmen’in olağanüstü yorumuyla Nazım şiirleri geceye damgasını vurdu. 18 Ekim Pazar günü buluşma programı çerçevesinde çevre gezileri vardı. Önce Gönen Köy Enstitüsü yerleşkesi ziyaret edildi. Enstitülü öğrencilerin emekleri ve kurucu müdür Ömer Uzgil, Gönen çıkışlı TÖS Başkanı Fakir Baykurt ve Gönen İlköğretmen Okulu Müdürü Mehmet Kahvecioğlu saygıyla selamlandı. Müze dolaşıldı. Daha sonra İslamköy’de“Süleyman Demirel Demokrasi Müzesi” gezildi. Son olarak da Eğridir gezisi vardı. Eğridir Gölü’nün doğaya kattığı zenginlik tepedeki yörük çadırından bir başka güzeldi. Hep birlikte yenen yemek, vedalaşmalar ve gelecek yıl Adana’da 6. Akdeniz Buluşmasında beraber olma dilekleriyle dönüş başladı.
Her buluşma ilericidir, gelişmeden ve insandan yanadır. Bu buluşma da öyleydi. Herkes Isparta’dan çoğalarak, umutları artırarak ayrıldı, aydınlık ve demokrat bir Türkiye özlemini yüreğinde hissetti. Teşekkürler Isparta şubesi.Selam olsun YKKED Şubelerine ve YKKED imecesini inanç ve tutkuyla yüreğini, beynini ve emeğini katanlara…